Yazar: mehmet

Cumartesi günü çocuklarımı maça götürmeye niyet ettim. Uzun yıllardır statta maç izlememiştim, bu stadı görmemiştim, çocuklarımla böyle bir hatıram olmamıştı. Malatyaspor ile Konyaspor arasında oynanan maçı çocuklarımla izledim. Bir daha gider miyim bilmiyorum. Maçta beni rahatsız eden şeyleri sıralarken en başta Adil Gevrek’e yapılan haksızlıktan…

Hayattan zevk alma faşistleri kendilerince hayattan zevk aldıklarını düşünen fakat bundan emin olmadıklarından olsa gerek, sürekli etraflarında hayattan ne kadar da çok zevk aldıklarını anlatan tiplerdir. Bunlardaki temel sıkıntı, kendilerinin hayattan zevk alma şekillerinin tek ve en doğru hayattan zevk alma şekli olduğunu olur olmaz…

Faşist listeme “haklılık faşistleri” ile devam etmek istiyorum. Bunların hayatlarının amacı haklı olduklarını ispat etmektir. Her konuda kendilerinin ne kadar haklı olduğunu duymak isterler bu yüzden de sürekli haklılıklarını anlatırlar. Haklar ve haklılıkların dünya hayatında ne kadar müphem olduğu hususunda bir tanecik bile bilgi kırıntısına…

Georges Perec’in Uyuyan Adam kitabı hacim olarak küçük olmasına rağmen bıraktığı etki açısından kuvvetli bir kitap. Bir “Kâtip Bartleby” havası var denilebilecek bir yerde yazar hemen devreye girmiş: “Vaktiyle, New York’ta, Atlantik’in son dalgalarının gelip çarpığı kör kayaların birkaç yüz metre ötesinde bir adam kendini…

Din faşistleri, inanç açısından bir noktada durup bütün dünyanın o noktada durmasının gerektiğini düşünen kişilerdir. Bunların sayıları belki diğer faşistler kadar fazla değildir fakat çeşitlilikleri inanılmaz zenginliktedir. Alt gruplarına inecek olursanız tarikatçı faşistler, cemaatçi faşistler, mealci faşistler, namaz faşistleri, fıkıh faşistleri diye başlar, onlarcasını sayabilirsiniz….

Kafka’nın Şato adlı eserini bir kış gününde okumaya başladım. Hava çok soğuktu, şehrin yakın beldelerine kar yağmıştı. Şehir, biraz sıcak olduğu için kar yağmıyordu ama tüm halk –bilhassa çocuklar- oturmuş kar yağmasını bekliyorduk. K.’nın kadastrocu olarak çağrıldığı o köyle ise kar yağmıştı çoktan. Hava sıcaklıkları,…

Din özgürlüğü temel özgürlüklerden birisidir. Bu özgürlük, anayasa ile de güvence altına alınmıştır. Herkes istediğine inanır, istemediğine inanmaz, istediği dini seçerek ibadet edebilir, istediği zaman da dinini değiştirebilir. Bunlara söylenecek bir sözümüz yok. Bir Müslüman olarak sık sık “Allah imandan Kur’an’dan ayırmasın” diye kendim ve…

Aşk olsun Mustafa Çiftçi. Bu kadar güzel öykü mü yazılırmış? Her birisi roman gibi. Her öykü bir roman olacak gibi gelişmiş de son anda öykü olmalarına karar kılınmış gibi. Biraz daha ayrıntıya inse bu yedi tane hikâyeden yedi tane roman çıkaracakmış yazar. Böyle yapmamış da…

Şimdiye kadar saydığım faşizan kitle arasında en kalabalık olanı da budur. Adından belli olduğu gibi, bunların sık kullandığı kelime “yapsaydın”. Karşıdakinin hayatına yön vermek için dünyaya gelmiştir sanki hazret. Kim olursa olsun muhatabı, hemen başlar akıl öğretmeye. Hem de gelecek zamanla ilgili değil, geçmişle ilgili….

Edgar Allan Peo’nin öyküleri gizemli bir ormanda seyahat etmek gibi. Gördükleriniz sizi hayrete düşürüyor. Görmediklerinizin gördüklerinizden daha fazla olduğunu düşünüyorsunuz ister istemez. Yazarın hayal gücünün derinliği muazzam bilgisi ile birleşmiş. Kendinden önce yazılmış olan her şeyi okumuş gibi Poe. Bunları da öykülerinde yer yer kullanıyor….