Sokak Hayvanları

Sokak aralarında dolaşırken her zaman kapı önlerine bırakılmış yemek artıklarına tesadüf ederim. Sokak hayvanlarını da düşünen insanımız, ufak tefek kapların içerisine koydukları yemeklerle hem artıkların dökülüp israf olmasına mâni oluyor hem de sokaklarda dolaşan Allah’ın mahlukatının rızkına vasıta oluyor. Milletimizin, dünyaya örnek olması gereken merhamet duygusunun çok basit bir yansımasıdır bu. Tarihin sayfalarını geriye çevirdiğimiz zaman daha enteresan merhamet öyküleri ile karşılaşmamız da mümkündür. Leylekler için kurulan vakıflar sizi şaşırtmasın, yaban hayvanları için kış günleri dağlara yiyecek bırakmak için kurulan vakıflar dahi kurmuş ecdat. Bir paşanın, haftada birkaç gün, kediler için iki sırık ciğer vakfetmiş olduğunu okumuştum bir yerde. İnce düşünce böyle bir şey işte. Türk milletinin genetiğine işlemiş bir şey. 

Sokak hayvanı diye bahsettiğim hayvanlar kedi ve köpeklerdir. Diğer canlı türleri sokaklarda dolaşsa dahi bahse konu değildir. Kediler ve köpeklerin, tarihin ilk çağlarından beri insanlarla olan bir yoldaşlığı vardır. Kedi, yüzyıllardır fareler başta olmak üzere mahsule ya da hijyene zarar verebilecek canlıları avlayarak insanlara yardımcı olmaktadır. Köpek ise bazen evin bekçisi bazen sürünün koruyucusu olarak insanoğluna muazzam destek olmuş ve olmakta olan bir canlıdır. Bu hayvanların bugün bir problem arz ediyor olmalarının sebebi şehirleşme ile birlikte işlevlerini büyük oranda yitirmiş olmalarıdır. Dün, insanın can yoldaşı olan bu canlılar bugün aç biilaç sokaklarda dolaşmaktadırlar. 

İnsanoğlu, vefa duygusu gereği, bu dostlarını sokaklarda açlığa terk etmiyor olsa da düzensiz yapılan yardımlar merhametin yoldan sapması şeklinde tezahür etmektedir. Belirli bölgelerde toplanan bilhassa köpek türü hayvanlar, sokaklarda terör estirerek zaman zaman can kaybına varan zararlar vermektedir eski dostlarına. Bu da gösteriyor ki, ilgili kurumların almış oldukları tedbirler yeterli değil, daha farklı aksiyonlara ihtiyaç var. 

Tarım ve orman bakanlığı geçtiğimiz aylarda, evcil hayvanlar için bir yönetmelik çıkardı. Evcil hayvanlara çip takılması zorunluluğu getirildi. Hayvan sahipleri duyarlı davranırlarsa evcil hayvan popülasyonu net bir şekilde ortaya çıkar. Hayvan besleyenler kafalarına göre bu canlıları sokağa atamazlar böylelikle. Sokaktaki popülasyon da belediyeler gayretle çalışırsa yavaş yavaş azalır. Allah’ın canlısı bunlar da, itlaf edilmeleri kesinlikle vicdansızlık olur fakat mümkün mertebe barınaklara toplanmaları ve kısırlaştırılmaları sokaklardaki sahipsiz kedi-köpekleri azaltacak ve yok edecektir. 

Son yıllarda sesleri oldukça fazla çıkan ve sokak hayvanlarından kaynaklanan tehlikeleri görmezden gelenlerin ise gerçek hayvansever olduklarına inanmıyorum. Gerçek hayvansever ecdadın yaptığı gibi çözüm üretici olur. Arada bir canı istediği zaman sokak hayvanlarını besleyip çoğunlukla sorumluluğunu almaktan kaçan tiplerin medyada ve sosyal medyada inanılmaz sesler çıkardıklarına şahit oluyoruz. Sokaklarda vahşileşmiş köpekler kol gezecek, günün çok erken ve çok geç saatlerinde çocuklarımız okullarına giderken ya da çalışanlarımız evlerine dönerken korku dolu anlar yaşayacaklar ve örneklerdeki gibi hayatları tehlike altında olacaklarsa olay artık basit bir romantizmle örtülemeyecek bir problem haline gelmiştir. 

 Tüm paydaşların elini taşın altına koyması gerekiyor. Tarım bakanlığı, evcil hayvanların çiplerini takip edecek, belediyeler sokaklardaki hayvanları toplayıp kısırlaştıracak ve mümkünse barınaklara götürecek, hayvanseverlerse sokaklardaki hayvanları gelişigüzel beslemek ve sosyal medyada gereksiz çığırtkanlıklar yapmak yerine sahiplenerek onlara kucak açacaklar. Bu sorun bu şekilde ve derhal çözülmedikçe, köpek saldırısı yüzünden zarar gören daha çok insanımızın haberini okuruz.

10 Ocak 2023 Net Haber yazım

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir