Tv Dizileriyle Şekillenen Toplumlar

İnsan düşüncesi belirli bir yoğrulma döneminden geçerek olgunluğa ulaşır. Bu yoğrulma döneminde çeşitli etkenlerin yardımını alır. Yüzyıllar boyunca insanların düşünsel olgunluğa ulaşmasına katkıda bulunan çeşitli kurumlar olmuş. Okul ya da medrese, eğitim deyince aklımıza ilk gelen kurumlar oluyor. Tabi ki tek başına okul, eğitim için yeterli değildir. Aile ve sosyal çevrenin insan kişiliğinin oluşumunda okuldan fazla etkisi olmuştur her zaman. Bu etkiyi gelenek, kültür ve tabi ki din kullanılarak yapılır. Son zamanlarda bunların hemen hepsinin bir kenara atıldığını ve yerini sosyal medya ve televizyonun aldığını görüyoruz.

Tek tip insan oluşturmak kapitalist sistemin en temel ideallerinden birisidir. Tek tip insan, ne zaman ne yapacağı belli olan insandır. Tüketim alışkanlıklarını bildiğiniz insanlar için üretim yapmak kolaydır. Tek tip insan, kendini özgür zannetse dahi, matematiksel olarak ifade edilebilir insandır. Gelir seviyesine göre gruplara ayırırsınız, grubuna göre tüketim alışkanlıklarını belirlersiniz, tüketim alışkanlıklarını markalara göre dağıtırsınız. Aykırılık yapmaz, yanlış bir yola girmez.

Tek tip insan oluşturmak için en güzel kullanacağınız enstrüman ise ekranlardır. Ekranlar günümüz toplumunun deccali, tek gözüyle bütün dünya insanlarını hakimiyet altına almış bir canavar durumundandır artık. Elimizde telefon ve tabletlerimiz; masamızın üzerinde bilgisayarımız, odalarımızda ve mutfaklarımızda televizyonlarımız bizi bütün dünya insanlarına bağlıyor fakat bu bağlanma şekli düşündüğünüz gibi masum değil. Zincirlerle bağlıyor. Bizleri tek tipleştirmek isteyen sistem bu zincirlerle bizi fark ettirmeden köleler haline getiriyor.

Bu işlem sırasında hem kültürünüzden hem geleneklerinizden hem de maalesef dininizden uzaklaşarak o “dünya insanı” kimliğinize bürünüyorsunuz. Yani robot. Bildiğin robot. Malatya şivesi konuşamazsınız, ayıptır, kültürel bir şey. Komşulukla ilgili geleneklerinizi, akrabayı gözetmekle ilgili dini emirlerinizi uygulamazsınız. Bunlara yer kalmamıştır artık. Zihin yapınızı şekillendiren ekranlar dini, ananevi ya da kültürel varlığınızın gerekli olmadığına hükmetmiştir zira. Ya da bunları tek tipleşme önünde engel olarak görmüştür.

Bu kadar şeyi anlatmamın sebebi televizyon dizileri. Çok komplike bir projenin son ürünleri bunlar. Sizi binlerce kilometre uzaktaki insanlarla aynı hale getirme projesi. Aynı düşünce şekli, aynı görüntü, aynı zevkler, aynı ihtiyaçlar, aynı, aynı, aynı… Yakın gelecekte diller bile yok olacak bu gidişle. Herkes aynı dili konuşup aynı şeyleri tüketecek. Üretilenler ve tüketilenler daha kolay şemalar haline gelecekler. En kolay şema bir öncekine göre daha az aykırılıkların olduğu şema olacak. Daha az farklı olanları şeması.

Durum böyle sevgili dostlar o heyecanla izlediğiniz, her hafta yayınlanmasını iple çektiğiniz diziler var ya. İşte onlar sizi sürü haline getirmeye hizmet ediyorlar. Tercih sizin tabi. Zevkle takip edin her hafta isterseniz, isterseniz o vaktinizde daha başka şeyler yapın.

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir