Kölelik Kaldırıldı mı?

Amerika’nın vaktiyle köleliği kaldırmasının altında yatan esas neden asla iyi niyetle, özgürlükle, demokrasiyle açıklanabilecek bir neden değildi. Kuzeydeki eyaletlerle güneydekiler arasında fark oluşmaya başlamıştı. Güneyde kölelik gücüne bağlı olarak üretim yapan büyük toprak ağaları, kuzeyde ise işçi gücüne bağlı olarak üretim yapan büyük sanayi ağaları vardı. Ağaların çatışması, bir tarafın bedava iş gücü kullanmasının sebep olduğu haksız rekabeti ortadan kaldırmak içindi. Kimse köleleri düşünmedi, asla. Sadece köleliğin şekli Amerikan iç savaşının ardından değişime uğradı. Bu tarihten sonra köleler, köle olmadıklarına ikna edildiler. Hâlâ dünya genelinde köleler köle olmadıklarını zannediyorlar. 

Amerikalıların siyahilere ettikleri zulüm köleliğin kaldırılması ile son bulmadı. Aralarından bir başkan da çıkarmış olsalar büyük çoğunluğu fakirliğe mahkûm edildiler. Amerika’da zencilerin ortalama gelir seviyeleri beyazlara göre çok çok düşüktür. Bu da zenci Amerikan vatandaşlarının ortalama olarak daha yetersiz beslendikleri, daha kötü eğitim aldıkları, daha zor şartlar altında çalışma hayatına atıldıkları, daha az gün yüzü görüp daha az yaşadıkları anlamına gelir. İstatistikler gösteriyor ki, bir insanın fakir doğmuş olması, fakir ölmesi için tek başına yeterli bir nedendir. Yine istatistik bilimi gösteriyor ki, anne babası ilkokul sonrası eğitim alamamış bir çocuk yüksek bir ihtimalle ilkokul sonrasında eğitim alamaz. Okumuşun çocuğu okur, zenginin çocuğu zengin olur, okumamışın çocuğu okumaz, fakirin çocuğu fakir olur. 

Özgürlüklerin ve hayallerin ülkesi olarak tanımlanan bu ülkede fırsat eşitliğinin zerresine ulaşmak ihtimaliniz yoktur. Aradan sıyrılacak meziyetleri olanlar öne çıkarlar sadece. Zavallı zencilerin dedeleri hayvanlar gibi gemilere doldurularak bu kıtaya getirilmiş, yüzlerce yıl köle olarak çalıştırılmıştır. Köleliğin sanayiye engel olacağı öngörüsü yüzünden görüntüde kölelik kaldırılmış olsa bile bu insanlar yoksulluğa ve eğitimsizliğe mahkûm edilmiştir. Bugün Amerika’da suç oranlarında zencilerin (ve göçmenlerin tabi ki) rekorlar kırmasının sebebi başladıkları noktanın bu geriliğidir. Fakirliğe ve eğitimsizliğe mahkûm edilen bu insanların suça meyilli olması, bağımlılık potansiyellerinin olması sürpriz değil. Amerikan politikası kendi adaletsizliğinin meyvelerini er ya da geç toplayacaktır.

ABD’li bir polis, bir zenciyi, herkesin gözünün önünde öldürdü geçen gün. Çok fazla protesto hareketi olunca polis gözaltına alındı. Polisi ‘kerhen’ gözaltına aldılar. Ellerinde olsa almayacaklardı. İkinci sınıf bir zencinin, bir köle torununun katledilmesinin çok önemli olmadığını düşünüyor olmalılar. Dünyaya demokrasi, özgürlük ve sair dersleri veren bir ülkenin kendi iç durumu böyle. 

Yine başa dönelim. Dünyada var olan en temel sorun ne açlık, ne yokluk, ne pandemi ne çevre kirliliğidir. Dünyadaki temel sorun adaletsizliktir. Adaletsizliğin kaynağı da merhametsizliktir. Zalimlerden zalimler çıkıyor, zalimlerin torunları mazlumların torunlarına acımıyorlar. Zalimliğe bir çare bulunmadıkça, adaletsizlik sürdüğü sürece bu düzen böyle devam edecek. Bir bebek, doğduğu gün fakir mi zengin mi eğitimli mi eğitimsiz mi olacağı belli oluyorsa zalimlerin ellerinde silahlar, mazlumların ellerinde ise kendilerine miras kalan kötü kader olduğu sürece daha çok böylesi vakalarla karşılaşacağız. 

Dünyanın vicdanını sarsan o görüntüler buz dağının sadece görünen kısmıydı. Ben dâhil, gören herkesi sarsan o görüntülerin daha da kötüleri dünya tarihi boyunca yaşanmış, mazlumlar ayağa kalkmadığı sürece de yaşanmaya devam edecektir. Köleliğin kaldırılmış olması ise sadece bir masal olarak tarihteki yerini koruyacaktır. 

1 Haziran 2020 Net Haber Yazım

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir