İşyerinde Çalışma Adabı

Her şeyin bir adabı olduğu gibi çalışmanın da bir adabı var. Bugün çalışan kesimin büyük çoğunluğu birilerinin yanında çalışıyor. Ya devlet dairesinde ya kurumsal şirketlerde ya da daha küçük şahıs işletmelerinde. İş davaları o kadar çoğaldı ki devlet arabuluculuk hizmetini mahkemeden önce zorunlu tutacak. İşlerin davaya kadar varması her iki tarafın da belli adap kurallarına uymayışından kaynaklanıyor zannımca. Belli başlı birkaç kural hem işveren hem de çalışan tarafından benimsenmiş olsa davaya gerek kalmaz diye düşünüyorum. Önce çalışanlardan bahsedelim.

1- Çalışan, işyerinin kaynaklarını kendi kaynaklarıymış gibi kullanır. Devlet daireleri dahil olmak üzere, bir işyerinde çalışanın kullandığı kaynakları kendi kaynaklarıymış gibi kullanması, israf etmemesi edeptendir. Bir ışığın fazla yanması, bir musluğun gereksiz su akıtması, işi yaparken kullanılan bir makinenin gereksiz yere yıpratılması, sarf malzemesinin har vurup harman savrulması, tahsis edilen binek aracın özensizce-hoyratça kullanılması sıkça karşılaşılan hatalar. Bu dediklerim aynı zamanda büyük karakter zafiyetlerine de delalet ediyor.

2- Çalışan işyerini temsil eder. Bir çalışan bir işyerinin parçasıdır. Dışarıya karşı yani o işyerinin dışındaki insanlara karşı o işyerini en güzel şekilde temsil etmekle yükümlüdür bir çalışan. Satış yapılan bir yerde çalışan kimsenin müşterileri güler yüzle karşılaması, kurum-şirket aracı kullananların kurallara azami dikkat etmesi, telefona bakanın nezaketi üst seviyelerde göstermesi gerekir. Fazladan bir şey değil bu bahsettiklerim, insan kendi dostuna nasıl davranıyorsa iş icabı muhatap olduklarına öyle davransa yeter.

3- Çalışan, işyerinin kurallarına uyar. Kimi işyeri vardır sabah mesaiye erken başlamak önemlidir, kiminde eldeki işi hızlı bitirmek. Fakat her işyerinin kendine ait bir kültürü ve kuralları vardır. Mesai saatlerinden giyim kuşam şekillerine kadar her işyerinin kendine has kuralları vardır ve çalışan da bu kurallara uymak zorundadır.

4- Çalışan, işyeri mahremiyetine dikkat eder. Her işyerinin kendince mahrem olan konuları vardır. Bazıları devlet sırrıdır bazıları şirket sırrı ama sır sırdır. En basit görünen şey bile sır olabilir. Bu yüzden bir çalışan işyerinde gördüklerini ve duyduklarını dışarıya taşımaz. İşyeri mahremiyetine saygılı olur.

5- Çalışan, gerekirse iş tanımının dışına çıkar. Kritik anlarda çalışan iş tanımını öne sürerek belirli işleri yarım bırakmaz. Muhasebeci olarak işe alınan bir personel sıkışık bir zamanda paketleme yapabilmeli, mühendis yeri geldiğinde müşterileri karşılayabilmelidir. Bazı zamanlarda bir kişinin birden fazla iş yapması gerekir. Kişi bu durumda işyeri kendine aitmiş gibi işe ve kendi iş tanımına bakmaksızın ilgili işi tamamlar.

6- Çalışan, işin sürekliliğini sağlar. Yeni işe başlayanlara bilgi ve birikimini aktarır. İşten ayrılacak olursa uygun bir süre içerisinde işverenini bilgilendirir. Yapılan işin sürekliliği için elinden geleni yapar.

Son olarak, çalışan çalıştığı yere karşı dürüst olursa zaten karşılığını da alacaktır. Haftaya da işçi çalıştırma adabına bakalım inşallah.

20 Mayıs 2018 Net Haber yazım

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir