Hikmetten Medeniyete Modernleşme

BİLSAM, Malatya sınırlarını aşacak kapasitede bir sivil toplum kuruluşu. Çeşitli etkinlikler, paneller, seminerler, konferanslar düzenliyor, eğitimler veriyor, yayınlar hazırlıyor ve burada sayamayacağım birçok güzel işe imza atıyor. Bu faaliyetlerden birisi de kültür kuşağı konferanslar dizisi. Bu konferans dizisi kapsamında Cumartesi akşamı il özel idaresi toplantı salonunda Prof. Dr. Bedri Gencer hocamızın “Hikmetten Medeniyete Modernleşme” konulu konferansını dinledik.

Bedri Gencer çağımızın âlimlerinden birisi. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Sosyoloji bölüm başkanı. İslam’da Modernleşme adında çok tanınan bir eseri var ve modernleşme kavramı ilgi alanı. Konferansta aldığım birkaç notu sizlerle paylaşmak istiyorum. Öncelikle modernleşmeden bahsetmek istiyorum. Modernleşme bir şeyin yepyenisiyle değişmesi anlamına geliyor. Bu yenilenme var olan bir şeyin daha yenisiyle değişmesi değil bir başkasıyla değişmesi demek. Bir eşyanın değişiminden ziyade toplumu etkileyen fikirlerin, bilgilerin, kuralların baştan sona değişmesi olan modernleşme İslam açısından bakıldığı zaman kötü bir bid’at oluyor zira İslam’ı başka yepyeni bir şeyle değiştirmek dini tamamen bırakmak anlamına gelir. İslam’ın kaynağı vahiydir ve vahiy zamanla değişmediği için yenilenmeye ihtiyacı yoktur. Modernleşme diye tabir ettiğimiz süreç Hıristiyan batının uzun yıllar bekledikleri Mesih ve onun kuracağı yeni dünya düzenini insanların dinden bağımsız olarak; dinin yerine medeniyet kavramını yerleştirerek kurmaya çalıştıkları bir süreç. Dolayısı ile İslam içerisinde modernleşme kavramına da medeniyet kavramına da yer yok. İslam zaten tekâmülünün en üst noktasına ulaşmış durumda, bunun farkında olmayan Müslümanlar kendilerini başkalarıyla kıyaslama hatasına düşerken dinlerini de kıyas konusu yapıyorlar. İslam dinlerden bir din değil hak dindir dolayısı ile “İslam dini” kavramı bile yanlıştır. Hatta başına İslami koyarak yaptığınız her türlü belirtme yanlıştır. Din zaten Allah katında İslam’dır ve yüz yıl öncesine kadar dinden bahsedildiği zaman akla sadece İslam gelirken bugün İslam dini diyerek dinimizi diğer dinlerle kategorizasyona tabi tutmuş oluyoruz. İslam medeniyeti tanımı da böylesi bir sınıflandırma çabasının ürünü. Batı dünyasının modernleşme ve medenileşme süreçlerinin Türkiye açısından karşılığı yoktur. 19. yüzyıl Osmanlı düşüncesinde batılılaşma-modernleşme çabaları olduysa da kendilerini, halklarını ve dinlerini iyi anlayamamış olan bu insanlar boş bir çaba içerisinde olduklarını da anlayamamışlardır.

Konferansın tamamını burada özetlemem mümkün değil fakat benim açımdan da dinleyiciler açısından da bize öğretilen her kavramı derinlemesine anlamadan alıp kullanmamamız gerektiği konusunda iyi bir nasihat ya da bilinenlerin tazelenmesi oldu bu konferans. Bunu daha iyi anlayabilmek için Bedri Gencer’in İslam’da Modernleşme adlı eserini alıp okumak gerekiyor. Bilsam yetkililerine teşekkür ediyorum bu güzel etkinlik ve diğer tüm faydalı faaliyetleri için. Bedri Gencer’in de ayaklarına sağlık, Malatya’ya kadar gelip bizlere bu güzel akşamı yaşattığı için.

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir