Hasan el-Benna‘nın hayat hikâyesini çok küçükken okumuştum. Hasan Aksay’ın bir kitabında bir bölümdü hafızam beni yanıltmıyorsa. Şimdi elimde tuttuğum bu küçük kitap bilgilerimi tazeledi, daha derli toplu bir Hasan el-Benna biyografisi oluştu kafamda. Hasan el-Benna tam bir aksiyon adamı. Çağa İz Bırakan Müslüman Önderler serisinde biyografileri yayınlanan diğer liderler gibi o da bir an bile boş duramayan, Allah rızası için yapılması gereken her şeyi yapmak, verilmesi gereken her şeyi -bu zaman olur, bu para olur, bu icabında can olur- vermek, karşısında durulması gereken her çeşit zalimin de karşısında durmak üzere kendini programlamış örnek bir insan, örnek bir Müslüman. 43 yıllık hayatının tümünü ya ilim tahsil ederek ya da anlatarak geçirmiş, anlattıkları birilerinin işine gelmeyince de hunharca katledilmiş. Allah rahmet eylesin.
Hasan el-Benna 1906 senesinde, İngiliz işgali altındaki Mısır’da dünyaya geliyor. Çocukluğu okul-cami-babasının saatçi dükkânı üçgeninde geçiyor. İlim-ibadet-emek. Bu üçgenin dışarıya yansıması da aksiyon olarak gerçekleşiyor. Öğrendiği hiçbir şeyi kendisine saklamıyor, ya birilerin anlatıyor ya bizzat uyguluyor. Söz sırasının kendisine geleceği kutlu bir günün beklentisi içinde değil. Allah rızası için bir şeyler yapmak için okulunu bitirmeyi, ekmeğini eline almayı, dünyevi işlerini yoluna koymayı beklemiyor. Bugünün ve o günün Müslümanları gibi dinin yeri ayrı dünyanın yeri ayrı diyerek bütün himmetini dünyaya ayırmıyor. Her anını dolu dolu kelimenin tam karşılığı olan bir cihatla geçiriyor. Çocuk yaşta şehrinde yaşayan ve dinen günah sayılan şeyleri yapan insanları görüp bunlara mektuplar yazarak ikaz ediyor. Dikkat edin camlarına taş atmıyor sadece mektup yazıyor. Üniversite yıllarında kahve kahve dolaşıp on dakikayı aşmayan konuşmalar yaparak insanları günahlardan uzaklaşmaya ve İslam’ı yaşamaya davet ediyor. Okul bitip öğretmen olarak göreve başladıktan sonra da faaliyetlerine devam ediyor. Kahve kahve dolaşıp insanları dini öğrenip İslam ahlakını yaşamaya, farzları ve sünnetleri yaşayıp doğru hedeflere koşmaya ve ruhları duru hale gelene kadar uğraşmaya davet ediyor. Henüz 22 yaşındayken İslam yoluna cihad etmek için Müslüman Kardeşler (İhvan-ı Müslümin) hareketini başlatıyor. Düstur şu: “Kim cihad etmeksizin, cihada niyet etmeksizin ölürse cahiliye ölümü üzerine ölür”. İhvan basım yayım faaliyetleri, spor faaliyetleri ve tabi ki en başta Benna’nın sohbetleriyle büyüdükçe büyüyor, İngiliz hâkimiyeti altındaki satılmış Mısır yönetimini rahatsız ediyor. Uzun yıllar süren mücadele sonucunda Benna milyonlarca Müslüman’ın uyudukları uykudan uyanmalarına vesile oluyor fakat ne yazık ki tarihin her çağında olduğu gibi onun yaşadığı dönemde de işgalci firavunlar ve onların işlerini gören satılmış köpekleri mevcut. İşte bu köpeklerin saldırısı sonucu cihadla geçmiş bir ömrü şehadetle sonlandırıyor Hasan el-Benna.
140 sayfalık bu kitap Gerçek Hayat tarafından okurlarına hediye edildi. Yazarı Ahmet Emin Dağ.
