Gaip

Hukuk müessesesi gaipliği tanımlarken normalde kişiliğin doğumla başlayıp ölümle son bulduğunu söyler. Bunun haricindeki durumlarda gaiplik söz konusudur. Basit belki de tuhaf gibi görünse de insanın normal bir şekilde ölüp defnedilmesi de en azından geride kalanlar için önemli bir haktır. Bugün Bosna-Hersek’te binlerce ailenin hala geri dönecek olan akrabalarını beklediklerini düşünürsek normal olarak ölmenin ve defnedilmenin ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlayabiliriz.

17 sene evvel böyle bir 11 Temmuz gününde Sırpların Srebrenitsa’da yaptıkları katliamdan bahsediyorum. O gün Sırplar öldürdükleri masumların cesetlerine de işkenceler yaparak tanınmaz hale getirdiler. Bu yüzden gaip saydıkları yakınlarının bir gün geleceği ümidini hala içlerinde besliyor kimi Boşnak. Nasıl beklenmesin ki babalar, kardeşler, eşler ve hele de çocuklar. O gün yapılan katliamda çocuklara bile acımadı Sırplar. Öldürülen 8 bin masumun aralarında çocuklar da vardı.

O günü senede bir defa haberlerde geçtiği zaman hatırlıyoruz ve üzerinde durmadan geçiyoruz. Aslında Srebrenitsa katliamı bizim için çıkarılacak bir sürü dersi barındırıyor içinde. Orada katledilen Bosna Hersek halkı değil Müslümanlardı. Kendileriyle aynı ırktan olan, aynı yaşam tarzını benimseyen insanları Sırplar sadece Müslüman oldukları için katlettiler. Ellerine geçsek bizi de katlederlerdi ve fırsatları olursa katledecekler de. Bugünün dünyasının İngilizi, Fransızı, Almanı, İsveçlisi, Norveçlisi; bizim modern sayıp kendimize örnek aldığımız Avrupalıların, Avrupa Birliğinin, Amerikalıların hiçbiri bizi öldürme fırsatı bulduklarında geri adım atmayacaklar. Bizleri işkenceyle öldürüp cesetlerimizi parçalamak onlar için bir zevk olacak. Daha geçen sene Norveç’te yaşanan katliamı hatırlayın. Katil bu işi ülkesini İslam ve Müslüman göçmenlerden korumak için yaptığını söylemişti. Katliamdan sonra da adamın hayran kitlesi oluştu Avrupa’da. Bir hayran sitesinden şu sözleri okumuştum: “Breivik (katil) gerçek bir vikingdir, bütün Müslümanlar düşük IQ ve dünyadan silinmesi gereken agresif bir gen taşıyorlar, ayrıca ölmeyi seviyorlar, neden onlar için üzüleyim ki?” Breivikism diye bir akım dahi oluşuyor Avrupada, katil breivik yakında hapisten çıkar ve Müslüman avına başlarsa şaşırmam.

Avrupa’da ve Hıristiyan dünyasında dün olduğu gibi bugün de Müslüman düşmanlığı var yarın da olacak. Kanımızı içseler, yukarıdaki sapığın dediği gibi hepimizi dünyadan silseler ancak rahat edecekler. 1995’teki katliamı Sırplar BM ordusunda görevli Hollandalıların gözetiminde yaptılar. Güya BM ordusu orada güvenliği sağlıyordu. Müslümanların silahlarını toplayıp orayı terk etmekten başka bir aktiviteleri olmadı. Uygar, medeni, ileri, müreffeh, hümanist dünyanın gözlerinin önünde o gün ve o savaş süresince Bosnalı Müslümanlar vahşice katledildi. İşin en acı yanlarından biri de Türkiye’nin bu süre zarfında Bosnalılara hiçbir yardımda bulunmamış olması. Tüm uygarların tüm medenilerin yaptığı gibi sadece olayları izlemekle yetinmiş olması.

Bugün katliamın 17. Yıldönümünde hiçbir şey değişmedi. Medeniyet dediğimiz modern silahlarla donanmış canavar fırsatını bulduğu anda dünyadan Müslüman varlığını silmek isteyecek. Silerken de etnik kökenimize, inancımıza, mezhebimize, siyasi fikrimize asla bakmayacak. Tüm Türkiyeliler onların gözünde tıpkı tüm Müslümanlar gibi dünyadan silinmesi gereken düşük IQ’lu varlıklardır. Allah’tan zalimlere fırsat vermemesi niyazımla birlikte hepimizi 17 yıl önce katledilen ve gaip diye yolları gözlenen tüm eşler, kardeşler, babalar ve bilhassa evlatlar için gözyaşı dökmeye davet ediyorum.

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir