Bırakabilmek

İnsan olmanın temel bileşenlerinden birisidir bırakabilmek. Alışkanlıklarımızın bizi dünyaya bağlaması diğer canlılarla birleştirmesi ölçüsünde bırakabilme yeteneğimiz bizi farklılaştırır, insanlaştırır. Alışkanlıklar ve bağımlılıklar dünya sevgisinin tohumlarını kalbimize eker. İbn Sina’ya göre nefs olgunlaştıkça yükselir, kötülük yaptıkça ağırlaşır. İnsanın kendisine yapabileceği en büyük kötülük dünya bağımlılığıdır. Bu bağımlılığın içerisinde çok değişik kavramlar, metalar, kişiler olabilir.

Bağımlılık ve alışkanlık denince aklımıza içki-sigara-uyuşturucu gibi alışkanlıklar gelmesin hemen. Bunlar da bağımlılıktır, bunlardan vazgeçebilmek de insanı insan yapar, diğer varlıklardan ayrıştırır fakat bütün bağımlılıklar bunlardan ibaret değil. Sıradan bir insanın küçük bir gününde yaşadığı birçok hadise alışkanlıklarına delalet eder. Sabah uyandığınız zaman yatağınıza dönüp bir bakın. Yün olsun, pamuk olsun, ortopedik olsun o yatak alışkanlıklarınızdan biridir. Bu alışkanlık sadece ‘yatılan yer’ derekesinde ise sorun yok fakat ‘olmazsa olmaz’ diyorsanız bağımlılık hanenize bir puan ekleyebilirsiniz. İnternet bağımlılığı çokça bahsi geçen bir konu son yıllarda. İnternet olmazsa yaşayamam diyorsanız yine bir bağımlılığınız vardır demektir. Televizyon bilhassa Türk toplumu için bir bağımlılıktır. Böyle bir alışkanlığınız varsa vicdanınıza bir kara leke daha vurmaya adaysınızdır zira böylesi bağımlılıklar yüzünden insan gerçek dünyadan uzaklaşır. Başkalarının çektikleri acıları beyaz camın arkasından görmeye alışan insanlar kafalarında meşruluk kazandırırlar olup bitenlere. Dünyanın bir başka yerinde insanlar katlediliyor ve sizin tek tepkiniz kanal değiştirme sırasında üç saniyeliğine esefle kafanızı sallamanızdan ibaretse insanlığınız konusunda biraz daha düşünmelisiniz. Giyim kuşamınızdan gündelik eşyalarınıza kadar her şey için tek bir kıstas vardır o da bırakabilirlik. Bırakabildikçe nefsiniz olgunlaşır ve yükselir, bırakamadıkça ağırlaşır, yerin dibine iner.

Bağımlılıklarımız konusunda Kuran’da enfes bir mesaj vardır hepimiz için. Mallarınız ve evlatlarınız sizin için bir imtihandır, gerçek mükafat ise Allah katındadır (Enfal-8) ayeti bağımlılıklar konusunda müthiş bir yol göstericidir. Bu dünya içindekilerle birlikte dünyada kalacak. Çok sevdiğiniz eşyalarınız, eviniz, arabanız, çoluk çocuğunuz, sevdiğiniz tüm insanlar, olmazsa olmaz dedikleriniz, içkiniz, sigaranız, televizyonunuz, internetiniz, lüks ve refahınız ya da basit dahi olsa bırakamadığınız her şey bizler için birer imtihandır. Bunlardan vazgeçemediğimiz sürece insan olmaktan ve kul olmaktan çok uzaktayız demektir. Bize verildiği gibi yaşadığımız bu dünyayı diğer canlılar da aynı şekilde yaşıyorlar. İnsan olmanın gereği bu mevcudatın gelip geçici olduğunu akıldan çıkarmamak, varlıklar sevinip yoklukla üzülenlerden olmamak, kendini düşündüğü kadar başkalarını da düşünerek yaşamaktır. Bu bağlamda oturup nelerden vazgeçip nelerden vazgeçemeyeceğimizi uzun uzadıya düşünmek, olmazsa olmazlarımız neler ve bunlardan kötü olanlarından nasıl uzaklaşırız, iyi olanların sevgisiniyse Allah sevgisinin ve kulluk bilincinin gerisine nasıl atarız diye muhasebe yapmak en temel insanlık vazifemizdir.

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

1 thought on “Bırakabilmek

  1. iyi de Zekicim yolda giderken önümüzde hafif yaralanmalı bir kaza oldu ve akşam haberlerinde de Çin’de 3 ölülü bir kaza haberi var. Şimdi gözümün önündeki yaralanmalı kazaya tepkim daha fazla olur. bence normal olan da bu. yani insanlığım hakkında düşünmesem fazlaca olmaz mı?
    ikinci bir konu alışkanlıkları bırakabilmek diyorsun. eğer alışkanlıklarımızı bıraktığımızda keyfimiz kaçıyorsa hatta bunalım, şikayetçi bir tip oluveriyorsak da mı alışkanlıkları bırakmak iyidir? bunun bir de şükür duygusu boyutu var. meselela sigara içmediğim zaman daha asabi daha isteksiz yerinde bir tabir olacaksa daha şükürsüz oluyorsam da mı sigarayla arama mesafe koymalıyım? son olarak neredeysen selamlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir