Başka Dert [Ziya Paşa Akyürek]

Şiir kitapları için ‘okudum bitti’ demek olmuyor. Kaç sefer okusa da insan sanki hiç okumamış gibi. Şiir, şairin iç dünyasının şifreli bir dışa vurumu. Şiiri okuyucu zamanla, tekrar tekrar okuyarak anlayabilir ancak. Bu yüzden kütüphanelerde şiir kitapları olmalı ve ara sıra insan hem kendi dünyasından sıyrılmak için hem de bir diğer dünyayı algılayabilmek için okumalı şiiri.

Ziya Paşa Akyürek, akranım bir şair. Anlaşılır, güzel şiirleri var. Daha önce ismine Yağmur dergisinde rastlamıştım. Kalender Yıldız’ın kitabını alınca aynı yayınevinin aynı ebatta bastığı beş kitaplık seriden bir de bunu aldım.

Öyle ver ki duadan istemeyi çıkarıp
Sevdakâr mahkûm gibi yalnız ismini deyim

Şiirleriyle konuşuyor yazar okuyucuyla. Annesini kaybedişinin hüznünü, oğluna duyduğu sevgiyi, babasıyla birlikte yaptığı umre seyahatinin kendisinde bıraktığı etkileri anlatıyor. Bazen dua ediyor, bazen ağlıyor. 62 sayfalık bir kitaptaki 22 adet şiire bütün bir hayatı sığdırmış da anlatıyor gibi.

Çöllerimde kumların ezberini bozdular
İpi kopuk tespihe yalan yanlış dizdiler
Gönül senin evindir onu ne çok üzdüler
Hiçe yanan ateşe çatma beni Allah’ım

Anne, Kâbe’yi gören bilir ve nasihat şiirleri en zevkle okuduğum şiirler oldu bu kitapta. Şair annesine duyduğu özlemi, evladına duyduğu sevgiyi çok güzel ifade etmiş bu şiirlerde, Kâbe’yi gören bilir şiiriyle de okuyucusunu da umre arkadaşlarının içine katmış.

En büyük amacın hakkın rızası
Unutma hayatın nurun azası
Madem ki yok imiş ömrün kazası
O Hakk’ın adıyla ölesin oğul!

Kitap Nisan 2013’te Sütun yayınlarından çıkmış. Eline, ak yüreğine sağlık Ziya Paşa kardeşim.

Author: mehmet
Mehmet Zeki Dinçarslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir